Basit Taksir ile Bilinçli Taksirin Farkı
Taksir, basit ve bilinçli taksir olarak iki türe ayrılabilir. Doktrinde bu tür ayrım bilinçsiz ve bilinçli taksir olarak da isimlendirilmektedir . Basit ve bilinçli taksir arasındaki temel ayrım öngörülebilir sonucu öngörmeden harekete devam etmek ile öngörülebilir sonucu öngörmeye rağmen harekete devam etmektir.
Örneğin ameliyat sırasında gösterilen dikkatsizlik ve özensizlik sebebiyle hastanın batın bölgesinde gazlı bez veya ameliyat malzemesi unutulması sebebiyle hastanın hayatı veya vücut bütünlüğü yönünden zarar görmesine yol açılması basit taksire örnektir . Yine ilaç enjekte edildikten sonra alerjik reaksiyon geçiren mağdurun hayati tehlike arz eden biçimde yaralanmasına neden olunan olayda; mağdurun hastane dosyasında enjekte edilen ilaca karşı alerjisinin bulunduğunun kayıtlı olması, ayrıca mağdurun alerjisini gösteren bir bandın mağdurun bileğinde takılı olmasına rağmen, sanık hekimin hastaya bahsi geçen bu ilacın verilmesini onaylaması bilinçli taksirle yaralama suçunu meydana getirecektir .
TCK’de bilinçli taksiri basit taksirden daha haksız gören ve bilinçli taksir halinde hükmedilecek cezanın artırılması gerektiğini hükme bağlayan temel nokta istenmeyen neticenin öngörülmesine rağmen neticenin gerçekleşmesi olarak ifade edilmiştir . Fakat doktrinde bu tanımın yetersiz olduğu ve bilinçli taksirin olası kast kavramı ile karıştırılmasına yol açabileceği, dolayısıyla bilinçli taksirde failin sonucun gerçekleşmemesi yönünde beceri, yetenek, deneyim ve olayın özelliklerine göre kuvvetli bir kanıya sahip olduğu belirtilmektedir .
Basit ve bilinçli taksir ayrımına örnek olarak, vücudun bir yerinde kalıcı hasara sebep olduğu araştırmalarla ortaya konulmuş olan fakat güncel tıbbi uygulamada faydalı, gerekli ve en iyi çare kabul edilen, elde edilecek sonucun ortaya çıkabilecek zarardan faydalı olma ihtimali yüksek olan, daha büyük hasarların doğmaması için ivedilikle uygulanması gereken ve tıbbi standart haline gelmiş bir tedavinin uygulanmasına ilişkin bir sürecin ele alınmasında fayda vardır. Bu örnekten yola çıkarak, bahsi geçen müdahaleden bir hafta önce uluslararası bir dergide bu tedavinin uzun vadede ölüme sebep olabileceğinin bilimsel bir makale ile ortaya konulmuş olması ve hastanın gerçekten de uzun vadede bu tıbbi müdahaleye bağlı ölümünün gerçekleşmesi halinde hekimin tıbbi gereklere uyduğu, bir haftalık kısa sürede bu sonucu öngöremeyeceği, dolayısıyla kendisine kusur atfedilemeyeceği kabul edilmelidir. Buna karşın, bu makalenin aylar önce yayınlanmış olması ya da bir hafta evvel yayınlanmış olmasına rağmen hekimin görev yaptığı Üniversite Tıp Fakültesi dergisinde yayımlanmış olması ihtimalinde hekimin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sebebiyle öngörülebilir sonucu öngörmediği ve dolayısıyla basit taksirle ölüme sebebiyet verdiği; makaleyi okumuş olmasına rağmen bundan önce bu tedaviyi uyguladığı hastalarından ölen olmamasına güvenerek tedaviyi uygulamaya devam ettiği halde ise bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verdiği söylenebilir.
Bilinçli Taksir ile Olası Kast Farkı
Olası kastla işlenen fiillerin somut dünyada meydana getireceği haksızlık, kastla icra edilenlere göre düşük seviyededir . Türk Ceza Yasası’na göre, kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemesi halinde olası kast söz konusu olur. Bu kavramın bilinçli taksir ile karıştırılma ihtimaline karşı doktrinde olası kastın bilinçli taksirden ayrılan yönleri ortaya konmuştur. Öyle ki, fail, olası sonuçların gerçekleşebileceğini öngörmüş olmasına rağmen bu sonuçları önemsemeyerek adeta kayıtsız kalması olası kastı meydana getirecektir . Bilinçli taksirde fail ortaya çıkabilecek neticeyi öngörmektedir, ancak bu olumsuz neticeyi hem istememekte, hem de bu neticenin ortaya çıkmaması için elinden gelen bütün emeği göstermektedir, dolayısıyla kaynağı ne olursa olsun, kendine bir çeşit güven duymaktadır. Buradan hareketle denebilir ki olası kasttaki önemsememe hali bilinçli taksirde bulunmamaktadır .
Yargıtaya göre de öngörülen muhtemel sonucun ortaya çıkmasına kayıtsız kalınması durumunda olası kast, öngörülen muhtemel sonucun ortaya çıkmasının istenmemesine rağmen sonucun meydana gelmesinin engellenemediği durumda bilinçli taksir, öngörülebilir sonucun öngörülmediği durumda ise basit taksir meydana gelecektir.